Temel gereksinimler arasında yer alan kişisel bakım, her bireyin hakkıdır. Hem daha iyi bir görünüme kavuşmak hem de hijyen bakımından önem arz eden kişisel bakım temizliği ve tertibi içine alan geniş bir kavramdır. Bakımın etkili bir biçimde sağlanması için birtakım ürünler kullanılmalıdır. Kişisel bakım ifadesine bakıldığı zaman büyük bir kısmının cildi ilgilendirdiği görülür. Çünkü cilt, bedenin tümünü kaplayan ve iç organları koruma altına alan en büyük uzuvdur.
Cildin tamamını örten bu uzvun düzenli ve doğru bakıma ihtiyaç duyması kaçınılmazdır. Cildin ihtiyaç duyduğu unsurlardan biri de nemdir. Nem, tenin işlevini gereği gibi devam ettirmesi için önemlidir. İnsan vücudunun %70’ini suyun oluşturduğu göz önüne alındığı zaman cildin niçin neme bu kadar gereksinim duyduğu net bir şekilde anlaşılır. Susuz bir vücutta organlar ve sistemler işlevini yerine getirme konusunda aksaklık yaşar.
Cildin, beden üzerindeki en büyük uzuv olması ve nemden beslenmesi vücudun suya duyduğu gereksinimi gözler önüne sere. Bu bakımdan vücut nemini arttırmak mühimdir. Suyun ve nemin yetersiz kaldığı bedende bazı problemlerin baş göstermesi çok doğaldır. Bu çerçevede derinin de nemsiz kaldığı durumlarda istenmeyen oluşumlarla karşılaşılması kaçınılmaz hale gelir. Tendeki nemin azalması demek rahatsızlık verici görünümün ve hissin oluşması anlamına gelir.
Su yetersizliği aslında fizyolojik olduğu kadar psikolojik olumsuzlukları da beraberinde getirir. Hangi açıdan ele alınırsa alınsın negatif sonuçlarla karşılaşılan yetersiz sıvı bedenin sağlıklı bir biçimde çalışmasını önlediği için hoş karşılanmaz. Bu susuzluğun giderilmesi ise hem içten hem de dıştan gerçekleştirilmelidir. İç organlarla beraber dış organ olan derinin de suya, yani neme doyması onun işlevlerini en iyi biçimde yerine getirebilmesine olanak tanır.
Nemsizlik problemi pek çok bireyde görülebilir. Her ne kadar yeterli ve dengeli su tüketiminden bahsedilse de tek sebep bu değildir. Yaygın olan bu problemin altında yetersiz su tüketimiyle beraber yatan bazı farklı unsurlar vardır. Bu faktörler bilinirse doğru çözüm yolları aramak kolay hale gelir. Nemsizlik probleminin sebepleri şu şekilde sıralanabilir:
Hava koşulları
Yeterli sıvı tüketmemek
Yanlış cilt bakım ürünlerini kullanmak
Isıtma cihazlarına fazla maruz kalmak
Zararlı alışkanlıklara devam etmek
Hava kirliliği
Özellikle soğuk ve sert hava şartları ciltteki nemin azaltmasına sebep olan en önemli faktörlerden biridir. Sert havalar cildin kurumasına sebep olur. Kuruyan cilt nemini kaybettiği için çatlamaya başlar ve elastikiyeti azalır. Bu durum oldukça rahatsız edicidir. Çünkü insanın en çok kullandığı uzuvlarından biri de eldir. Ellerin kuruması ve istenilen şekilde hareket ettirilememesi can sıkıcıdır. Bu bakımdan nem kaybı hoş karşılanmaz. Yeterli sıvı tüketmek her birey için kıymetlidir çünkü vücudun büyük bir bölümü sudan oluşur. Yanlış ürün kullanım da cildi kurutarak nem dengesini bozabilir. Örneğin yağlı cilt tipi için üretilen bir ürün kuru ciltte kullanılırsa bu nemin daha da azaltılması anlamına gelir. Zaten nem yetersizliği yaşayan ten daha da kuruyarak çatlayabilir, pul pul olabilir ve kaşınabilir. Tüm bu rahatsızlık verici oluşumların önüne geçmek için doğru bakım ürünü seçmeye özen gösterilmelidir.
Sıcak ve kapalı alanlarda çok vakit geçirmek tenin nem dengesini bozan bir diğer faktör olarak karşımıza çıkar. Odayı nemli tutan ısıtıcı cihaz kullanımıysa bu durumun önüne geçmeyi sağlar. Bununla birlikte sigara ve alkol gibi zararlı gıda tüketimi cildin erken yaşlanmasına ve nemini kaybetmesine sebep olabilir. Bu bakımdan zararlı alışkanlıklardan mümkün olduğunca uzak durmakta fayda vardır. Doğru cilt bakım ürünlerinin kullanılmaması, hava şartları ve yetersiz su tüketimi gibi hava kirliliği de cilde olumsuz etki eden bir diğer unsur olarak öne çıkar. Günümüz koşullarında havanın temiz kalması özellikle şehir yaşamında pek mümkün görünmez. Ancak kirli havanın getirdiği zarardan korunmak için cildin düzenli olarak temizlenmesi ve bakılması nem dengesini kaybetmemesi açısından son derece önemlidir.
Nem, tüm cilt tipleri için gereklidir. Yani yalnızca kuru cildin ihtiyaç duyduğu bir unsur olarak değerlendirilemez. Yağlı ciltler de kuru ciltler gibi neme doymak ister. Bu sebeple her cilt tipine kendine özel olarak formüle edilen ürünlerle nem kazanımı sağlanmalıdır. Peki “Nemsiz kalmış bir cilt nasıl görünür?” “Nem bakımından fakir ciltte ne gibi olumsuz durumlar gözlenir?” “Nemsiz cildin belirtileri nelerdir?” Nemi azalan cildin en belirgin semptomu solgun, cansız ve yorgun bir görünümdür. Bununla birlikte ciltte farklı semptomlara da rastlamak mümkündür. Bu semptomlar şu şekilde sıralanabilir:
Cilt yüzeyinde yağlanma oluşumu
Mat görünüm
Ciltte yanma hissi
Kızarıklık
Kaşıntı
Hidrolipid tabakasının zayıflaması ve ince çizgi oluşumu
Cilt bakım ürünlerinin cilt tarafından kabul edilmemesi
Hassasiyet
Güneş yanığı tarzı lekelenmeler
Pullanma
Döküntü
Ciltte gerginlik hissi oluşması
Kuru cilt sorunu yaşayan bireyler yukarıda sıralanan belirtilerin bir ya da birkaçını cildinde fark edebilir. Tüm bu belirtiler hem psikolojik hem de fizyolojik bakımdan oldukça rahatsız edicidir. Çünkü pürüzsüzlüğünü ve parlaklığını yitiren ten, bireyde huzursuzluk hissi oluşturabilir. Bu da sosyal hayatı ve çevreyle olan iletişimi olumsuz yönde etkileyebilir. Özellikle el ve yüz bölgesinde oluşan kuru cilt belirtileri diğer insanlarla sağlıklı iletişim kurmanın önüne geçebilir.
Parlak, taze, ferah ve pürüzsüz bir cilt için nem dengesinin sağlanması gerekir. Cildin nem oranını artırmak için bazı basit uygulamalar gerçekleştirebilirsiniz. Doğru ve düzenli uygulamalar sayesinde siz de cildinize kaybetmiş olduğu nemi geri kazandırabilir, teninizin sağlıklı görünmesine yardımcı olabilirsiniz. Böylece özgüven artışı ile beraber ruhsal ve fiziksel bakımdan daha iyi hissetme gibi olumlu kazanımlar elde edebilirsiniz. Cildin nemini arttırmak için şu tavsiyelere kulak verebilirsiniz:
Yüz, el, boyun ve göğüs bölgelerini doğru ürünlerle nemlendirmek,
Krem ve losyon sürerken masaj yaparak ürünü cilde yedirmek,
Her gün düzenli olarak nemlendirici kullanmak,
İçeriği temiz olan bakım ürünlerini kullanmaya özen göstermek,
Ürün uygulamalarında cilde nazik davranmak,
Her gün yeterli miktarda su tüketimi gerçekleştirmek,
Bulunulan ortamın havasını nemlendirmek,
Güneşten koruyan ürünler kullanmak,
Doğal yağlarla cildi nemlendirmek,
Peeling yaparak cildi ölü hücrelerden arındırmak,
Antioksidan bakımından zengin olan gıdaları sık tüketmek,
Her duştan sonra mutlaka nemlendirici kullanmak,
Gece ve gündüz kremlerini özenli bir biçimde kullanmak,
Zararlı alışkanlıkları bırakmak,
Cilt tipine uygun maskeler kullanmak,
Evde doğal yöntemlerle maske hazırlamak ve uygulamak,
Cilt tipine uygun olan yüz temizleme jelleriyle yüzü temizlemek,
Vitamin ve mineral bakımından zengin içerikli nemlendiricileri tercih etmek,
Sağlıklı ve dengeli beslenmeye özen göstermek.
Tüm bu öneriler cilt nemini azaltan etkenler olarak ifade edilebilir. Söz konusu tavsiyeler hem basit bir şekilde uygulanabilir hem de rutin haline getirildiği vakit zorlanmaksızın yapılabilir. Böylece kişi kendini her açıdan daha iyi hissetmeye, kuruluğun verdiği zarardan uzaklaşmaya başlar.