Kuru fırçalama doğal bir bakım ritüeli olarak biliniyor. Ciltteki ölü derinin giderilmesi için izlenen yollardan birisi. Ancak pek çok yöntemden farklı olarak cildi yıpratmıyor. Pul pul dökülmesine neden olmuyor ve kimyasallara maruz bırakmıyor. Dolayısıyla doğal bir yöntem ile etkili bir bakım yapmanızı sağlıyor.
Kuru fırçalama yönteminde yumuşak yani çok sert olmayan bir fırça kullanmak gerekiyor. Dairesel hareketler yardımıyla yapılan kuru fırça tekniği doğru uygulandığında istediğiniz sonuçları almanıza yardımcı olabilir. Bunun yanı sıra kuru fırçalama tekniği son yılların en popüler bakım yöntemleri arasında yer alıyor.
Cildin ölü derilerden arındırılması doğru bir bakım ritüelinin ilk aşamalarından birisi. Eğer kuru bir cilde sahipseniz yeterince nemlendirseniz bile istediğiniz sağlıklı görüntüye ulaşamıyor olabilirsiniz. Bu durum yağlı cilde sahip kişilerde ise istenmeyen yağlı görüntü ile kendini gösterir. Cilt tipiniz ne olursa olsun ölü derilerden arındırma işlemi önemli bir rol oynar.
Kuru fırçalama tekniği ile cildinizi ölü derilerden kimyasal kullanmadan arındırabilirsiniz. Vücudu kuru fırçalama sayesinde ölü derilerden arındırdığınız gibi aynı zamanda cilt yapınızı da pratik şekilde yenilemiş olursunuz.
“Kuru fırçalama nedir?” sorusu doğal bir bakım ritüeli oluşturmak isteyen pek çok kişi tarafından merak ediliyor. Kuru fırçalama esnasında herhangi bir ekstra ürün kullanılmıyor. Yalnızca fırça ile ve dairesel hareketlerle vücut fırçalanıyor. Böylece ek bir ürün olmaksızın cildin ölü derilerden arındırılması sağlanıyor.
Kuru fırçalamanın pek çok faydası bulunuyor. Ancak uygulama öncesi incelikleri ile ilgili bilgi sahibi olmak gerekiyor. Kuru fırçalama öncesi sonrası etkili bir sonuç alabilmek için mutlaka dikkatli bir şekilde uygulama yapmak gerekiyor.
Kuru fırçalamanın faydaları arasında ilk olarak ölü derilerden cildinizi uzaklaştırmak geliyor. Kanıtlanmış olan faydaları tekniğin her geçen gün daha geniş bir kitle tarafından tercih edilmesini sağlıyor. Ancak özellikle hassas cilde sahip olanların mutlaka kontrollü şekilde uygulaması gerekiyor. Bu gibi uygulamalara karşı cildiniz alerjik reaksiyon gösteriyorsa kesinlikle tercih etmemelisiniz. Uygulama öncesi dikkat etmeniz gereken etkenler ile ilgili uzman bir dermatolog ile görüşebilirsiniz. Böylelikle uygulama sonrası istenmeyen etkilerle karşılaşma ihtimalinizi minimize etmiş olursunuz.
“Kuru fırçalama ne işe yarar?” sorusuna verilebilecek yanıtların arasında:
Kuru fırçalama ile ilgili bugüne dek yapılmış pek çok akademik çalışma bulunuyor. Bu çalışmalar doğrultusunda elde edilen kanıtların ortak noktası ise cildin pul pul dökülmesini engelliyor olması. Cilt görüntüsünün hafiflemesine yardımcı oluyor. Pürüzsüz bir görüntü yaratma konusunda rol oynuyor. Fakat bu etkilerden yararlanabilmek için mutlaka düzenli uygulama gerekiyor.
Lenfatik drenaja ve fayda sağlıyor. Böylelikle lenfatik sistem ya da lenfoid organlar ile ilgili meydana gelebilecek problemlere önlem alabiliyor.
Selülit gibi istenmeyen cilt problemlerinin minimize edilmesine yardımcı olabiliyor. Kan dolaşımının daha hızlı olmasını sağlıyor. Cildin daha sağlıklı ve parlak bir görüntüye sahip olmasına yardımcı oluyor.
Pek çok farklı amaç için gerçekleşse de kuru fırçalama selülit için özellikle tercih ediliyor. Selülit başta olmak üzere faydalarından yararlanmak için uygun yöntemle gerçekleşmesi gerekiyor. Bu sayede daha sağlıklı bir cilt yapısı ve görüntüsüne sahip olmanıza yardımcı olabiliyor.
Uygulama yapmadan önce uygulama esnasında dikkat edilmesi gerekenler ve kuru fırçalama zararları ile ilgili bilgi sahibi olmanız gerek. Mutlaka bilinçli ve kontrollü şekilde yapılması gereken bu uygulama faydası kadar zararı da olabilecek bir teknik. Uygun şartlarda yapılmayan kuru fırçalama cildin tahriş olmasına neden olabilir. Kılcal damarların sayısında artış yaşanabilir. Bu gibi problemlerle karşılaşmamak adına mutlaka gerçek at kılı fırçası kullanılması gerekir.
Tekniği uygun şekilde gerçekleştirmek için kuru fırçalama fırçası olarak at kılı fırçası kullanılması gerekir. Gerçek at kıllarından yapılan fırça ile kuru fırçalama yapmak olumlu yönde etkilenmesini sağlar. Doğal at kılı olduğundan emin olmadığınız fırçaları kullanmanız önerilmez.
Bu yöntem cilt için oldukça faydalı olsa da özellikle başladığınız ilk zamanlarda her gün yapmanız önerilmez. Uygulama yaklaşık 10 dakika sürmeli. İlk etapta haftanın 3 ile 4 gününü kuru fırçalamaya ayırabilirsiniz. Ancak uygulamaların 10 dakikayı aşmadığından emin olmalısınız.
Uygulama öncesi “Kuru fırçalama nasıl yapılır?” konusunda titiz araştırmalar yapılması önemli. Dikkat etmeniz gereken etkenler cilt dokusunda hasar, tahriş ve çizik ya da cilt bariyerine bozulma ile karşılaşmanıza engel olabilir.
Fırçanız ile hasar görmüş deri üzerine, ben ya da siğillere uygulama yapmamalısınız. Uygulama sonrası vücudunuzda akne, sivil ya da yara oluşumu fark ederseniz mutlaka uzman bir doktora danışmalısınız.
Her kullanım ardından fırçayı durulayıp kurulamalısınız. Periyodik aralıklarla herhangi bir kimyasal içermeyen sabun ya da bebek şampuanları ile temizlemelisiniz.
Uygulamayı dairesel hareketlerle ve yumuşak şekilde yapmalısınız. Uygulama sonrası cilde mutlaka temiz bir su ile durulamalısınız. Özellikle kuru fırçalama yaptıktan sonra cildinizi başarılı bir şekilde nemlendirmeye özen göstermelisiniz.
“Bacaklara kuru fırçalama nasıl yapılır?” sorusu özellikle selülit problemi yaşayanlar tarafından merak edilebilir. Kuru fırçalamayı bacaklarınıza haftanın 3 ila 4 günü uygulayabilirsiniz. Maksimum 10 dakika olmasına özen göstermelisiniz. İlk etapta 5 ila 6 dakika kadar fırçalama yapmak yeterli olabilir.
Uygulama sırasında sert hareketler yapmak fayda değil zarar sağlar. Bunun yanı sıra uygulama için tercih ettiğiniz fırçanın doğal olduğundan emin olmalısınız. Doğal olmayan fırça ile yapılan uygulama herhangi bir fayda sağlamayacak.
Kuru fırçalama tekniğinin faydalarının gözle görülür hale gelmesini istiyorsanız düzenli uygulama yapmalısınız. Haftanın 3 ile 4 gününü ayırdığınız tekniğin sonuçlarını görmek 5-6 ayı bulabilir. Bu süre zarfı boyunca vazgeçmemeli ve düzenli olarak uygulama yapmaya devam etmelisiniz.
Uygulama öncesi vücudunuzun tamamen kuru olduğundan da emin olmalısınız. Uygulamayı banyoda gerçekleştirmeniz önerilir. Uygulama esnasında vücudunuzdaki ölü deriler döküleceği için banyoda olmanız daha hijyenik olacak. Uygulama sonrası duşa girmeli ya da vücudunuzu temizlemelisiniz.
Eğer uygulama sonrası fırçanızı ıslak bırakırsanız bu üzerinde mikrop üremesine neden olabilir. Bu gibi sorunlar yaşamamak adına gündüz saatlerinde güneşli bir cam önüne fırçanızı bırakarak kurumasını sağlayabilirsiniz. Şayet bu gibi bir yöntem tercih edemiyorsanız kurutma makinesi yardımıyla fırçanızı kurutabilirsiniz.
Kan dolaşımını hızlandıran ve sinir uçlarının uyarılması sebebiyle enerjinizi arttıran bu uygulama esnasında ilk etapta zorlanıyor olabilirsiniz. Özellikle cildiniz çok kuruysa kuru fırçalama canınızı yakabilir. Bu durumda uçucu yağlar kullanabilirsiniz. C vitamini açısından zengin ve cilt sağlığı için faydalı olan portakal yağı gibi yağları tercih edebilirsiniz. Ancak uçucu yağ kullanıyorsanız az miktarda kullanmanız gerekir.
Kuru fırçalama ile ilgili merak edilen bir diğer soru ise “Kuru fırçalama ne zaman yapılmalı?” sorusudur. İlk etapta haftanın 3 ile 4 günü uygulamanız uygun olacak. Önerilen kuru fırçalama için en uygun zaman banyo öncesi. Banyo yapmadan önce kuru fırçalama yaptığınızda hem hijyenik açıdan bir problem yaşamazsınız hem temizlik çok daha kolay hale gelir. Kuru fırçalama ve banyo sonrası cildinizi cilt tipiniz için uygun bir nemlendirici ile nemlendirmeye özen göstermelisiniz. Vücudunuz kuru fırçalamaya olumlu tepkiler veriyorsa uygulamayı haftanın 5 ile 6 gün yapabilirsiniz.
Saç serumu, saç sağlığını korumak, dökülmeyi azaltmak ve daha parlak, canlı saçlara kavuşmak isteyenler için vazgeçilmez bir bakım ürünüdür. Serumlar, yalnızca saç tellerinin yüzeyine etki etmekle kalmaz, aynı zamanda saç köklerini besleyerek saçın genel sağlığını da destekler.
Saç bakım dünyasında giderek daha fazla ilgi gören pantenol, yani B5 vitamini, cilt ve saç sağlığına sunduğu sayısız fayda ile dikkat çekiyor.
Argan yağı, Fas'ın güneybatısında yetişen Argania Spinosa ağacının meyvesinden elde edilen değerli bir bitkisel yağdır. Bu yağ, yüzyıllardır hem geleneksel tıpta hem de güzellik uygulamalarında önemli bir yere sahiptir.
Ten sağlığı her dönem önemini korumuştur. Dönemlere göre güzellik anlayışı değişse de cilt sağlığı ve güzelliği için daima benzer fikirler mevcut olmuştur. Tenin doğal bir ışıltıya, pürüzsüzlüğe ve kusursuzluğa erişmesi için geçmişten günümüze pek çok yöntem kullanılmıştır.
Kolajen, cildin elastikiyetini ve sıkılığını koruyan, cilt yapısının temel taşlarından biri olan bir proteindir. Zamanla, vücuttaki kolajen üretimi azalır ve bu durum ciltte kırışıklıkların, sarkmaların ve kurulukların oluşmasına neden olabilir. Bu noktada devreye giren kolajen serum, cildin kolajen seviyelerini destekleyerek daha genç, sıkı ve sağlıklı bir görünüm kazanmasına yardımcı olur.
Güzellik kavramı her dönem olduğu gibi günümüzde de önemini korumayı sürdürür. Özellikle Asya kıtasında yaşamını sürdüren kadınlar cilt bakımı konusunda oldukça hassastır. Pürüzsüz ve canlı bir ten onlar için son derece kıymetlidir.
Yüzyıllardır süregelen cilt bakımında bugüne dek pek çok farklı ürün kullanımına başvurulmuştur. Her ne kadar güzellik algısı zaman içinde değişse de cilt pürüzsüzlüğü, sağlığı ve canlılığı önemini korumaya devam eder.
