Güzellik algısı, yıllar içinde sürekli olarak değişir. Yüz, kaş, dudak ya da vücut ölçüleri; daima değişim ve dönüşüm içindedir. Vücut ölçülerinden sonra söz konusu değişimden en çok nasibini alan kaşlardır. Yüz ifadesini belirleyen kaşlar, aynı zamanda kişiliğinizi de yansıtır. Kaşlarınızın şekli sayesinde bakışlarınız, daha yumuşak ya da masum olabilir. Kaş şekli tercihinde yüz şekli büyük oranda etkili olmasına rağmen kimi zaman ise yıllar içinde değişen kaş modası etkili olmuştur.
Özellikle ünlüler dünyası, senelerce kaşlarından söz ettirmiş ve yapılacak değişikliklerde öncü olmuşlardır. Günümüzde bile kaş modası, her yıl değişmeye devam eder. Kkimi zaman da kendini tekrarlar. Hemen herkesin bildiği gibi moda, kendini tekrar eder. Kaş modası da buna dahildir. Geçmişte ince olan kaşlar, bugün kaş modasının nabzını tutabilir. Bugün kalın olan kaşlar da yarın tekrar gündemin baş köşesine oturabilir. Özellikle 1900’lü yıllardan bu yana neredeyse her 10 senede bir kaş modası bir hayli değişmiş. Yıllar içinde değişen kaş modellerini aşağıdaki gibi sıralamak mümkün:
"Kaş şekli tercih ederken nelere dikkat edilmeli?” ve "Doğru kaş şekli nasıl seçilir?” gibi sorulara yanıt bulmak istiyor olabilirsiniz. Bu soruları cevaplandırmadan önce yüz şeklinizi tanımakta fayda var.
Çok geniş ve çok dar olmayan alnınız ve orantılı dudak, burun ve gözlerinizle kare yüz şekline sahip olabilirsiniz. Yüzünüz yuvarlak yüz hatları ile dolgun yanaklar ya da sivri köşeli hatlarla üçgen yüz şekliniz olabilir. Kavisli ve köşeli çene hattı ile dikdörtgen yüz şekli de olabilir. Nadir görülen diğer yüz şekilleri de kalp ve elmas olanlardır. Elmas yüz şeklinde küçük bir çene ayırt edici özellik olurken; kalp yüz şeklinde sivri bir çene, dar alın ve dolgun yanaklar ayırt edicidir. Bu özellikler doğrultusunda siz de yüz şeklinizin hangisi olduğuna karar verebilirsiniz. Yüz şeklinizi bilmek, doğru kaş şekli belirleme konusunda size yardımcı olur.
Kaşlar, bakışların ve yüz çerçevesinin belirlenmesindeki en önemli adımdır. Doğru kaş alımının gerçekleşmesi için kaşların yüz şekline göre alınması oldukça mühim. Yüz simetrisine dikkat edilmelidir. Kaşların şekli belirlenirken burun ile gözlerin konumu ve yüzün çerçeve hattı önemlidir. Bakışların ifadesini belirleyecek olan kaşların, yüz şekline uygun alınması gerekir. Yüz şekline bakılarak kalın mı, yoksa ince kaşların mı seçilmesi gerektiğine karar verilebilir. Ayrıca kaşların kavisli ya da yuvarlak olacağına karar verecek olan da yüz şeklidir.
Doğal kaş şekli belirlenirken üç ana çizgiden faydalanılır. Burundan yukarı çekilen dik bir çizgi ile kaşın başlangıç noktası, burnun başlangıç noktasından göz bebeğine çekilen bir diğer çizgi ile kaşın kavis noktası ve son olarak burnun bitiş noktasından gözünün bitiş noktasına çekilecek üçüncü çizgi ile kaşının bitiş noktası işaretlenir. Bu sayede kaş alımı için bir kılavuz oluşmuş ve kaşların ana noktaları belirlenmiş olur.
Yüze göre kaş şekilleri belirlenirken yüz şekillerine dikkat edildiği takdirde doğal kaş modelleri oluşturulabilir. Tüm yüz şekillerine göre önerilen kaş tipleri şu şekilde sıralanabilir:
Ten sağlığı her dönem önemini korumuştur. Dönemlere göre güzellik anlayışı değişse de cilt sağlığı ve güzelliği için daima benzer fikirler mevcut olmuştur. Tenin doğal bir ışıltıya, pürüzsüzlüğe ve kusursuzluğa erişmesi için geçmişten günümüze pek çok yöntem kullanılmıştır.
Kolajen, cildin elastikiyetini ve sıkılığını koruyan, cilt yapısının temel taşlarından biri olan bir proteindir. Zamanla, vücuttaki kolajen üretimi azalır ve bu durum ciltte kırışıklıkların, sarkmaların ve kurulukların oluşmasına neden olabilir. Bu noktada devreye giren kolajen serum, cildin kolajen seviyelerini destekleyerek daha genç, sıkı ve sağlıklı bir görünüm kazanmasına yardımcı olur.
Güzellik kavramı her dönem olduğu gibi günümüzde de önemini korumayı sürdürür. Özellikle Asya kıtasında yaşamını sürdüren kadınlar cilt bakımı konusunda oldukça hassastır. Pürüzsüz ve canlı bir ten onlar için son derece kıymetlidir.
Yüzyıllardır süregelen cilt bakımında bugüne dek pek çok farklı ürün kullanımına başvurulmuştur. Her ne kadar güzellik algısı zaman içinde değişse de cilt pürüzsüzlüğü, sağlığı ve canlılığı önemini korumaya devam eder.
Sağlık denince akla genel vücut sıhhati gelse de dış faktörlerin bertaraf edilmesinde yardım sağlayan derinin sağlığını korumak da çok mühimdir.
Retinol, A vitamininin bir türevi olup cilt yenilenmesini hızlandıran, yaşlanma belirtilerini azaltan ve cilt dokusunu iyileştiren güçlü bir aktif bileşendir. Dermatologlar tarafından sıkça önerilen bu içerik; akne tedavisi, kırışıklıkların giderilmesi ve cilt tonunun eşitlenmesi gibi birçok cilt sorununun çözümünde önemli bir rol oynar.
Hyaluronik asit, vücutta doğal olarak bulunan ve özellikle ciltte, eklem sıvılarında ve gözlerde yoğun şekilde yer alan bir bileşendir . Cildin nem dengesini korumada ve esnekliğini sağlamada önemli bir rol oynayan bu madde, su tutma kapasitesinin yüksek olması sayesinde cilt bakımında sıkça tercih edilir.
Niacinamide, B3 vitamininin aktif bir formu olup cilt sağlığını destekleyen güçlü bir bileşendir. Cilt bariyerini güçlendirmekten akne ve leke görünümünü azaltmaya kadar birçok fayda sunan niacinamide, günümüzde en popüler cilt bakım içeriklerinden biri haline gelmiştir.
